bnım arac slx motoru var arac dengesiz calışıyor stop edıyor tupcuye gıttım sorun yok motor ustasına gıttım sorun yok olarak gözüküyor fakar rolante düzensiz motor sıcakken bıle kırmızı ısıga yaklasırken debrej ve frene basınca rolante düşüyor stop edıyor bunun nedeni bu bantlama işi olabilirmi 2 sene oldu o bantlı yer hiç oynanmadı
şöyle bi yazı buldum bıraz uzun ama cok mantıklı
HAVA FİLTRESİ NASIL ETKİLİ HAVANIN FAZLA MI GELMESİ GEREKİYOR!!!!
önemli olan hava/yakıt oranıdır. bu oran ideale ne kadar yakınsa yakıt o kadar verimli kullanılır. 1300 cc olan favo ideal hava/yakıt oranı olan 14.7/1 karşımla maksimum gücünü verebilir. motorun hacmi sabit olduğundan, bu 14.7/1 değerlerinden birinin yükselmesi, göreceli olarak diğerinin düşmesini gerektirir.
- mesela hava miktarını artırırsak, kendisine kalan hacim azalan yakıt da hem oransal ve hem de hacimsel olarak azalır. sonuçta aracın "çekişi düşer"
-diyelim ki yakıt miktarını artırdık. benzer şeyler olur. şöyle ki, yakıtı ne kadar artırsak da 14.7 birim hava 1 birim yakıtı ideale yakın olarak yakar ve fazla yakıt çiğ olarak atılır. üstelik bir de fazla yakıtın hava girişini ideal karışıma göre azaltma durumu gözönüne alınırsa güç kaybının katlamalı olacağı açıktır. sonuç= "çekiş düşer"
her iki durumda da 1300 cc olan motorumuz 800 cc gibi davranmaya başlar. lpg' de ise ideal karışım oranı 15.2/1 olarak tesbit edilmiştir.(demek ki lpg nin hava ihtiyaci birazıcık daha fazladır, hava girişini bantlayan ustaların kulakları çınlasın). bu oranların karbüratör ile sağlanması biraz daha zordur. düşük devirlerde karbüratörlü araçlar 11.5/1 oranı ile başlayıp, üçbin devire doğru ideal oranı yakalayabilirler. (çabucak vites yükseltip aracını daima düşük devir kullanan arkadaşlara ithaf olunur) enjeksiyonlu araçlar ve özellikle ecu ile yönetilen sistemlerde ise her devirde ideal oranın yakalanması çok daha kolaydır.
-muhtemel hatalar ve çözümleri:
1- hava girişinin temel yolu filtreden geçer. kirlenen filtrenin geçirgenliği zamanla azalacağından verimli yakıt kullanımı da gitgide bozulur.(çekmiyor, çok yakıyor abi) her üçbin km' de değişmesi çok iyidir. işletme masrafı km başına devede kulak kalır ama yakıtta kendini elli kere amorti eder.
2- karbüratör sonrası (= alt takoz, emme manifoldu) bölümlerde oluşan kaçak hava girişleri karışım oranlarının stabilitesini ve kalitesini düşürür. en sık olarak "boşa atınca istop ediyor abi" hastalığına sebep olur. çözüm olarak karbüratörü manifolda bağlayan takozdaki kaçaklar, fren destek ünitesi (= vestenhaus)ne giden hortumdaki patlaklar ve yine bu ünitenin diyaframındaki delikler giderilmelidir.
3- önemli bir hata da gerek benzinde ve gerekse lpg' de uygun ayar yapılamamasıdır. genelde lpg ayarını yapan usta gaz teline asılıp motoru vınnn-vınnnn yaptırarak kulağının gelen sesi beğendiği noktaya göre ayarı yapıverir. sonra da "biraz kullan beğenmezsen bakarız" diyerek müşteriyi postalar. ideal ayar egzost CO oranına göre yapılmalıdır. ilk ayar 3000 devirde sabit