Tofaş'ın Afrika Macerası Nasıl Başladı Nasıl Bitti?
Tadesse Tessema 27 yıl Hollanda'da yaşamış, okumuş, elektronik mühendisi olan çalışkan bir insandır. Mühendis olmasına rağmen asıl işi gücü arabalardır. Avrupada ikinci el arabaları toplayıp ülkesi Etiyopya'ya satan başarlı bir gurbetçi çocuğudur özünde.
Belli bir süre oto alım satım işinde para yapan ve yoksullukla pençeleşen ülkesine katkıda bulunmak isteyen Tessema bir röportajında; "22 yaşındaki kullanılmış bir Lada'yı ülkeme getirip satarken herzaman utandım" demiştir. Insanların ithal gelen kullanılmış arabalar yerine, kendi üretimi olan arabaya binmesinin hayalini kurmuştur. "En azından sıfır arabaya binsinler" diye uğraşmıştır..
Etiyopya gibi bir ülkede ütopya gibi görünen bu hayalini Etiyopya ve Hollanda hükümeti ile paylaşır. Iki taraftan da olumlu cevap alınca kolları sıvar. Cebindeki 2.5 milyon euro'nun yetmeyeceğini bilen Tessema, ikna edebildiği 200 civarında iştiraki ve Hollanda devletinden "yoksullukla mücadele" fonundan 650 bin euro alarak 2005 yılında Holland Car şirketini kurar. Hollandalı bir ortağı da bulunan Tessema, yaptığı araştırmalar sonucu ülke şartları için en ideal arabanın Tofaş olduğuna karar verir.
Bu şekilde Tofaş ile anlaşır ve lisansını satın aldığı Şahini yerli üretim olarak yapmaya başlar. Montaj fabrikası olarak kurduğu tesis başlangıçta 75 çalışanı ile günde 1 araba yapabilecek kapasiteye sahiptir. Tessema'nın hedefi ise kısa sürede günlük üretimi en az 10 arabaya çıkarıp yıllık 4000 adet satmaktır. Bu hayal ile çıktığı yolda, 16 bin dolar karşılığında ve 1 yıl garanti ile sattığı Holland DOCC isimli Şahin'den 25 adet sipariş almış ve teslim etmiştir. Bu sayı dışında kaç adet daha üretilmiş olduğuna dair kesin bilgi yok. Fakat,Tessema'nın çok kısa süre sonra Çinli Lifan şirketi ile anlaşmaya gitmesi, Tofaş'ın Afrika'da 100 adet bile satmamış olma ihtimalini güçlendiriyor.
Çin'de otomotiv, inşaat, futbol ve birçok sektörde faaliyet gösteren Lifan şirketi iki arabasının lisansını Tessema'ya verir. Aldığı destek ile birlikte yeni bir fabrika kurup 250 kişiyi işe alır, ve 2007 yılında Abay ve Imay isimli araçları üretmeye başlar.
Fakat, Lifan şirketi bir süre sonra anlaşmayı usule aykırı şekilde bozar. Tessema'nın kendi iddiası olan bu olay neticesinde Holland Car şirketi araba üretemez duruma gelir. Dahası, Lifan şirketi Etiyopya devleti ile anlaşmaya vararak aynı araçları Çin'den getirip satmaya devam eder. Bir taraftan mahkemelerde hak ararken diğer taraftan hayalini gerçekleşirmek için mücadele eden Tessema, son olarak toplu taşıma araçları üretmeyi dener. Fakat kötü gidişe daha fazla engel olamaz ve 2013 yılında iflasını ilan ederek Etiyopya'dan kaçar.
Tessema abimiz bu sevdaya kapılıp iflas edene kadar, 8 yılda 7 farklı modelin montajını yapmayı denemiş ve toplam 600 adet sipariş alabilmiştir.. Ama bunların 480 tanesini teslim edebilmiştir.
(Bu sebepten, üretilmiş olan 25 adet Şahin Afrika'da nadir bir arabadır. Haliyle "hastasına" ve değerinin çok üstünde satılıyor olması orda da mümkündür.) 😀
Alacaklıların ve Etiyopya vergi dairesinin aradığı Tessema hakkını Avrupa'da arayıp ülkeye dönmemesi üzerine, Etiyopya mahkemesi Holland Car şirketinin mallarına 2015 yılında el koyar ve alacaklılara ödenmek üzere 1,5 milyon euro'ya satar.
Sonuç olarak, Tadesse Tessema ülkesini kalkındırmak isteyen ve bu uğurda tüm varlığını kaybeden bir abimizdir. Onun tek başına kurduğu bu hayal küresel güçlülerin ve yerli işbirlikçilerin iştahını kabartmış olmalı ki, Holland Car iflâs edince Çinli Lifan ülkenin en çok kullanılan markası haline gelmiştir.
Tadesse Tessema 27 yıl Hollanda'da yaşamış, okumuş, elektronik mühendisi olan çalışkan bir insandır. Mühendis olmasına rağmen asıl işi gücü arabalardır. Avrupada ikinci el arabaları toplayıp ülkesi Etiyopya'ya satan başarlı bir gurbetçi çocuğudur özünde.
Belli bir süre oto alım satım işinde para yapan ve yoksullukla pençeleşen ülkesine katkıda bulunmak isteyen Tessema bir röportajında; "22 yaşındaki kullanılmış bir Lada'yı ülkeme getirip satarken herzaman utandım" demiştir. Insanların ithal gelen kullanılmış arabalar yerine, kendi üretimi olan arabaya binmesinin hayalini kurmuştur. "En azından sıfır arabaya binsinler" diye uğraşmıştır..
Etiyopya gibi bir ülkede ütopya gibi görünen bu hayalini Etiyopya ve Hollanda hükümeti ile paylaşır. Iki taraftan da olumlu cevap alınca kolları sıvar. Cebindeki 2.5 milyon euro'nun yetmeyeceğini bilen Tessema, ikna edebildiği 200 civarında iştiraki ve Hollanda devletinden "yoksullukla mücadele" fonundan 650 bin euro alarak 2005 yılında Holland Car şirketini kurar. Hollandalı bir ortağı da bulunan Tessema, yaptığı araştırmalar sonucu ülke şartları için en ideal arabanın Tofaş olduğuna karar verir.
Bu şekilde Tofaş ile anlaşır ve lisansını satın aldığı Şahini yerli üretim olarak yapmaya başlar. Montaj fabrikası olarak kurduğu tesis başlangıçta 75 çalışanı ile günde 1 araba yapabilecek kapasiteye sahiptir. Tessema'nın hedefi ise kısa sürede günlük üretimi en az 10 arabaya çıkarıp yıllık 4000 adet satmaktır. Bu hayal ile çıktığı yolda, 16 bin dolar karşılığında ve 1 yıl garanti ile sattığı Holland DOCC isimli Şahin'den 25 adet sipariş almış ve teslim etmiştir. Bu sayı dışında kaç adet daha üretilmiş olduğuna dair kesin bilgi yok. Fakat,Tessema'nın çok kısa süre sonra Çinli Lifan şirketi ile anlaşmaya gitmesi, Tofaş'ın Afrika'da 100 adet bile satmamış olma ihtimalini güçlendiriyor.
Çin'de otomotiv, inşaat, futbol ve birçok sektörde faaliyet gösteren Lifan şirketi iki arabasının lisansını Tessema'ya verir. Aldığı destek ile birlikte yeni bir fabrika kurup 250 kişiyi işe alır, ve 2007 yılında Abay ve Imay isimli araçları üretmeye başlar.
Fakat, Lifan şirketi bir süre sonra anlaşmayı usule aykırı şekilde bozar. Tessema'nın kendi iddiası olan bu olay neticesinde Holland Car şirketi araba üretemez duruma gelir. Dahası, Lifan şirketi Etiyopya devleti ile anlaşmaya vararak aynı araçları Çin'den getirip satmaya devam eder. Bir taraftan mahkemelerde hak ararken diğer taraftan hayalini gerçekleşirmek için mücadele eden Tessema, son olarak toplu taşıma araçları üretmeyi dener. Fakat kötü gidişe daha fazla engel olamaz ve 2013 yılında iflasını ilan ederek Etiyopya'dan kaçar.
Tessema abimiz bu sevdaya kapılıp iflas edene kadar, 8 yılda 7 farklı modelin montajını yapmayı denemiş ve toplam 600 adet sipariş alabilmiştir.. Ama bunların 480 tanesini teslim edebilmiştir.
(Bu sebepten, üretilmiş olan 25 adet Şahin Afrika'da nadir bir arabadır. Haliyle "hastasına" ve değerinin çok üstünde satılıyor olması orda da mümkündür.) 😀
Alacaklıların ve Etiyopya vergi dairesinin aradığı Tessema hakkını Avrupa'da arayıp ülkeye dönmemesi üzerine, Etiyopya mahkemesi Holland Car şirketinin mallarına 2015 yılında el koyar ve alacaklılara ödenmek üzere 1,5 milyon euro'ya satar.
Sonuç olarak, Tadesse Tessema ülkesini kalkındırmak isteyen ve bu uğurda tüm varlığını kaybeden bir abimizdir. Onun tek başına kurduğu bu hayal küresel güçlülerin ve yerli işbirlikçilerin iştahını kabartmış olmalı ki, Holland Car iflâs edince Çinli Lifan ülkenin en çok kullanılan markası haline gelmiştir.